Apiterapi nedir diye konuya giriş yapmadan önce günümüz sağlık sektörünün işleyişine bakmak gerekmektedir. Başta antibiyotiğin etkisini önemli ölçüde yitirmesi yanı sıra kimyasal ve sentetik ilaçların çok sayıda yan etkilerinin ortaya çıkması ile birlikte insanlar artık doğal yöntemler ve geleneksel tamamlayıcı tıp metotları ile tedavi arayışına girdiler.
Bununla birlikte doğal metotlar ile yapılan tedaviler yönünde her geçen gün sonuçlanan araştırmalar; toplumların dikkatini fitoterapi, aromaterapi, apiterapi gibi konular üzerinde yoğunlaştırmaya başladı.
Peki apiterapi nedir, apiterapi yapılırken kullanılan unsurlar nelerdir diye bakıldığında; çok farklı ve günümüz anlayışının artık iyiden iyiye yerleşen olumlu bir sonucu ortaya çıkardığı görülmektedir.
Apiterapi nedir sorusunun en kısa cevabı kuşkusuz; arı sütü, bal, polen, arı zehri gibi arı ürünlerinin bir yada birden fazla hastalığın önlenmesi veya iyileştirilmesi amacıyla kullanılmasıdır şeklinde tanımlanabilir.
Konuya apiterapi merkezli baktığımızda özellikle Uzakdoğu ülkelerinde başlayan ve dünyada hızla gelişen arı ürünleri ile tedavi yöntemlerinin hızla yaygınlaştığı görülmektedir. Hatta, başta Japonya, Doğu Asya ülkeleri, Amerika, Kanada gibi ülkelerde apiterapi merkezleri kurulmuştur.
Uzmanlarca bilindiği gibi balın fizyolojik özellikleri ve kullanımı konusunda yüzlerce literatür bulunmaktadır. Bal son derece doğal bir enerji kaynağı olmakla kalmayıp çocuklar, yaşlılar, sporcular, hasta ve düşkünlerle birlikte normal sağlıklı insanlar tarafından da severek ve bilinçli olarak tüketilen bir gıdadır.
Bal sadece iştah artırmakta, enerji ve direnç kazandırmakla kalmayıp kemiklerde kalsiyum fiksasyonunu artırır.
Apiterapi esnasında kullanılan polen, insanlar tarafından günlük olarak protein, vitamin ve mineral madde gereksinimini karşılamak için doğrudan doğruya kullanılabilmektedir. Ayrıca besleme amacıyla az miktarda alınan polenin sinerjik etki yaparak pek çok yarayışlı maddenin karşılıklı etkileşmesi ile metabolizmayı ve sindirimi iyileştirmekte olduğu tespit edilmiştir.
Sadece bilimsel dergiler ve tebliğlerde değil artık günümüzde bilimsel içerikli olmayan birçok sağlık dergilerinde bile polen tüketiminin etkileri ve yararları ile ilgili yazılar göze çarpmaktadır.
Arı sütü ise, genel olarak vücutta hücre yenilenmesi, üretimi (hücre) ve metabolizması üzerinde etkili olduğundan organizmanın bütün dokularında canlılık ve bunun sonucunda sağlık, enerji, bağışıklık ve dinçlik meydana getirdiği yapılan çalışmalar ile tespit edilmiştir.
Arı sütü’ne yönelik sadece Japonya’da 54 farklı hastalık üzerinde yapılan uygulamalarda ortalama % 80 dolayında iyileşme belirleyen araştırmacılar bu hastalıkların bazılarının iştahsızlık, kronik hastalıklar nedeniyle vücut savunma sistemi yetersizliği, metabolizma ve beslenme bozuklukları, adet bozukluğu, sindirim sistemi rahatsızlıkları, astım, bronşit, kronik kabızlık, asabilik uykusuzluk ve karaciğer rahatsızlıkları olarak bildirmektedirler.
Apiterapi uygulamasında kullanılan propolis, sağlık için vücut yoluyla alınması gereken 22 besini bünyesinde taşıması açısından içinde bulunduğumuz yüzyıl da keşfedilen mükemmel doğal ilaç olarak kabul edilerek son derece önem kazanmıştır.
Son günlerde dikkat çeken bir diğer apiterapi uygulaması unsurlarından olan arı zehiri ise birçok rahatsızlığa iyi gelmesi nedeniyle üretimi ve tıpta kullanımı her geçen gün arttığı gözlemlenmektedir.
Arı ürünlerinin insan sağlığı açısından önemi ve apiterapi de kullanımına bakıldığında kuşkusuz çok sayıda faydaları olduğu tespit edilmektedir.
Apiterapi nedir diye konuya giriş yapmadan önce günümüz sağlık sektörünün işleyişine bakmak gerekmektedir. Başta antibiyotiğin etkisini önemli ölçüde yitirmesi yanı sıra kimyasal ve sentetik ilaçların çok sayıda yan etkilerinin ortaya çıkması ile birlikte insanlar artık doğal yöntemler ve geleneksel tamamlayıcı tıp metotları ile tedavi arayışına girdiler.
Bununla birlikte doğal metotlar ile yapılan tedaviler yönünde her geçen gün sonuçlanan araştırmalar; toplumların dikkatini fitoterapi, aromaterapi, apiterapi gibi konular üzerinde yoğunlaştırmaya başladı.
Peki apiterapi nedir, apiterapi yapılırken kullanılan unsurlar nelerdir diye bakıldığında; çok farklı ve günümüz anlayışının artık iyiden iyiye yerleşen olumlu bir sonucu ortaya çıkardığı görülmektedir.
Apiterapi nedir sorusunun en kısa cevabı kuşkusuz; arı sütü, bal, polen, arı zehri gibi arı ürünlerinin bir yada birden fazla hastalığın önlenmesi veya iyileştirilmesi amacıyla kullanılmasıdır şeklinde tanımlanabilir.
Konuya apiterapi merkezli baktığımızda özellikle Uzakdoğu ülkelerinde başlayan ve dünyada hızla gelişen arı ürünleri ile tedavi yöntemlerinin hızla yaygınlaştığı görülmektedir. Hatta, başta Japonya, Doğu Asya ülkeleri, Amerika, Kanada gibi ülkelerde apiterapi merkezleri kurulmuştur.
Uzmanlarca bilindiği gibi balın fizyolojik özellikleri ve kullanımı konusunda yüzlerce literatür bulunmaktadır. Bal son derece doğal bir enerji kaynağı olmakla kalmayıp çocuklar, yaşlılar, sporcular, hasta ve düşkünlerle birlikte normal sağlıklı insanlar tarafından da severek ve bilinçli olarak tüketilen bir gıdadır.
Bal sadece iştah artırmakta, enerji ve direnç kazandırmakla kalmayıp kemiklerde kalsiyum fiksasyonunu artırır.
Apiterapi esnasında kullanılan polen, insanlar tarafından günlük olarak protein, vitamin ve mineral madde gereksinimini karşılamak için doğrudan doğruya kullanılabilmektedir. Ayrıca besleme amacıyla az miktarda alınan polenin sinerjik etki yaparak pek çok yarayışlı maddenin karşılıklı etkileşmesi ile metabolizmayı ve sindirimi iyileştirmekte olduğu tespit edilmiştir.
Sadece bilimsel dergiler ve tebliğlerde değil artık günümüzde bilimsel içerikli olmayan birçok sağlık dergilerinde bile polen tüketiminin etkileri ve yararları ile ilgili yazılar göze çarpmaktadır.
Arı sütü ise, genel olarak vücutta hücre yenilenmesi, üretimi (hücre) ve metabolizması üzerinde etkili olduğundan organizmanın bütün dokularında canlılık ve bunun sonucunda sağlık, enerji, bağışıklık ve dinçlik meydana getirdiği yapılan çalışmalar ile tespit edilmiştir.
Arı sütü’ne yönelik sadece Japonya’da 54 farklı hastalık üzerinde yapılan uygulamalarda ortalama % 80 dolayında iyileşme belirleyen araştırmacılar bu hastalıkların bazılarının iştahsızlık, kronik hastalıklar nedeniyle vücut savunma sistemi yetersizliği, metabolizma ve beslenme bozuklukları, adet bozukluğu, sindirim sistemi rahatsızlıkları, astım, bronşit, kronik kabızlık, asabilik uykusuzluk ve karaciğer rahatsızlıkları olarak bildirmektedirler.
Apiterapi uygulamasında kullanılan propolis, sağlık için vücut yoluyla alınması gereken 22 besini bünyesinde taşıması açısından içinde bulunduğumuz yüzyıl da keşfedilen mükemmel doğal ilaç olarak kabul edilerek son derece önem kazanmıştır.
Son günlerde dikkat çeken bir diğer apiterapi uygulaması unsurlarından olan arı zehiri ise birçok rahatsızlığa iyi gelmesi nedeniyle üretimi ve tıpta kullanımı her geçen gün arttığı gözlemlenmektedir.
Arı ürünlerinin insan sağlığı açısından önemi ve apiterapi de kullanımına bakıldığında kuşkusuz çok sayıda faydaları olduğu tespit edilmektedir.